22 Ağustos 2022 - Pazartesi

“SON BAŞBAKAN” BİNALİ YILDIRIM İLE İZMİR'DE

Yazar - Muzaffer Ayhan Kara
Okuma Süresi: 4 dk.
Muzaffer Ayhan Kara

Muzaffer Ayhan Kara

-
Takip EtGoogle News

İstanbul’da ve Erzincan’da bir araya gelirdik, ya da karşılaşırdık Binali Yıldırım ile eskiden bendeniz profesyonel 'Gazeteci' iken. Her zaman uygar bir diyalog olmuştur aramızda. O zamanlar bendenizin bir ayağı İzmir’deydi eş durumundan dolayı.

Şimdi iki ayağım da İzmir’e basıyor ve artık İstanbul’a olağan zamanlarda ayda ya da bir buçuk ayda bir gidiyorum. Yaklaşık dört yıldır böyle.

Binali Bey ise AK Parti’den İzmir Milletvekili olarak seçildi Haziran 2018’de. Ancak daha sonra 31 Mart 2019’da ve arkasından tekrarlanan seçimde AK Parti’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oldu.

Milletvekillerinin Belediye Başkan Adayı olması için istifa etmesi gerekmiyor; seçilemedikleri takdirde yeniden TBMM’ye dönebiliyorlar. Böylelikle, Sayın Yıldırım yeniden 'İzmir Milletvekili' olarak kaldığı yerden devam etti. Aramızda artık İzmir’den dolayı da bir illiyet bağı var.

***

Bu arada dikkatimi çekti; Binali Bey’in İzmir’deki sıfatı milletvekilliği yanında, “Son Başbakan”. Anonslara, davetiyelere de yansıyan bu sıfat Ak Parti cenahında son derece olağan. Çıplak gözle izlenebilen bu gerçeği nitekim bu yılın başlarındaki iki karşılaşmamızda bizzat deneyimledim.

İlki, Ege Ekonomik Forumu’ndaydı. EGEV Başkanı ve 24. Dönem parlamenterlerinden Mehmet Ali Susam’ın davetiyle katıldığım toplantının ikinci gününde Binali Bey de katılarak bir konuşma yaptı.

Burada kendisiyle kısa da olsa yoğun ortamda diyalogumuz oldu.

İkinci karşılaşmamız Göztepe Gürsel Aksel Stadı’nın açılmasından kısa süre önce son halini gezerken oldu. Buraya geldiğinde tokalaşırken "Başbakan" lakaplı Göztepe’nin tribün liderlerinden İsmail Kocaoğlu yanımızdaydı ve takıldım Binali Bey’e; "Başbakan ve "Son Başbakan" yan yana…"

Hatta 'Başbakan rica edince birlikte fotoğraflarını da çektim. Sonra Göztepe Başkanı Mehmet Sepil’le birlikte çok değişik bir mimarisi olan stadın çatısına da çıkarak stadı gezdik.

Yeri gelmişken, şimdi İstanbul Milletvekili olan 'eski yazarım' Serkan Bayram ile de görüşemesek de haberleşiyoruz, diyalogumuz sürüyor. 'Binali Yıldırım' deyince, Bayram’ın akla gelmemesi mümkün mü?

***

Bu arada, gördüğüm kadarıyla “Son Başbakan” Binali Bey, Beştepe’den bir görev bekliyor. Bu görev de yasal olarak mümkünü de olan ikinci bir “Cumhurbaşkanı Yardımcılığı” olsa gerek. Çünkü uzun süre bakanlık koltuğunda oturdu zaten; en uzun süreyle Ulaştırma Bakanlığı yaptı. Başbakanlık ve TBMM Başkanlığı görevini yürüttü.

Yıldırım, siyasete Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile geldi; ilk partisi Adalet ve Kalkınma Partisi. İlk kamu görevine de yanılmıyorsam İDO Genel Müdürü olarak Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğinde getirilmişti. Mutedil ve esprili bir insan.

Dindar. Yakınlarından hem baba hem anne tarafından çok arkadaşım var. 'Yıldırım' tarafı büyük çoğunlukla iyi eğitim almış kesim.

Sözü uzatmayayım; Binali Yıldırım’dan ikinci bir “Yıldırım Akbulut” çıkmaz. Yıldırım, Erdoğan’la geldiği gibi Erdoğan’la gider ve bir yere de kıpırdamaz. Belki de Erdoğan, Yıldırım’ı umduğu yerde değerlendirmek için uygun bir zaman ve zemini kolluyor.

Peki, “Binali Yıldırım’dan İkinci bir Yıldırım Akbulut çıkmaz” ne demek? Yaşlılar ve politikayla ilgili olanlar bilir, gençler için açıklayayım.

Binali Bey gibi Erzincanlı bir başbakan olan hemşehrimiz Yıldırım Akbulut yeri geldiğinde Cumhurbaşkanı Özal ile “makas açmış” ve Özal’cılar da Akbulut’u gözden düşürmek için fıkralar ve tekerlemeler üretmişlerdi!

Anlatabildim mi? Binali Bey, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile makas açmaz. Gerisini bekleyip göreceğiz.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.